kimsenin beşiktaşlılığını sorgulamak bize düşmez ancak son dakikalara geride girilmişken, pascal nouma için tezahurat yapan kişilerin varlığını ve mantığını da düşünürüm kara kara.
taraftarından utanan, taraftarını uzaklaştırmaya çalışan kulüp yönetiminin maksadını, amacını düşünürüm kara kara.
maçın biletlerininin neredeyse tamamının satıldığı halde, maçın başlamasına bir saat kala salona seyirci alınmasının mantığını düşünürüm kara kara.
salonlarda ve stadlarda uygulanmaya başlanan pankart yasağının sebeblerini merak ederim kara kara.
tutunduğu dalı kesen yönetimler, federasyonlar ve taraftarlar düşündürür beni kara kara.
feridun düzağaç gibi, "saçlarımda aklar için" düşünürüm kara kara...
cürum işlemek maksadıyla çete kuran kişiler ve bunları talimatlarıyla yönlendiren beşiktaş jimnastik kulübü yöneticilerine danışarak cezalar dağıtan istanbul emniyet müdürlüğü, bahsi geçen bu tribün teröristi çeteyi neden desteklemekte, bu çeteyi oluşturan kulübümüz yöneticilerinin sözleriyle hareket ederek bu çeteye neden yardım ve yataklık etmekte? yoksa bu çetenin oluşturulması emniyetin talimatıyla mı gerçekleşmiştir?
tribün terörüyle mücadele edeceğini açıklayan istanbul emniyet müdürü bugün oynanan galatasaray fenerbahçe basketbol maçında sporculara saldıran taraftarlara ne gibi yaptırım uygulayacaktır? yoksa mücadele, yıldırım demirören'in icraatlarına ve beşiktaşı zayıflatmasına itirazı olan kişilere mi karşıdır sadece?
istanbul emniyeti güvenlik kameralarını incelerken, kabak gibi ortada olan ve olayların içerisinde yer alan kişileri mi görebilmiştir sadece? neden onlara talimatlar, biletler, paralar ve sözler veren yöneticileri görmezden gelmişlerdir?
beşiktaş camiası içerisinde tribün terörünü destekleyen ve bu terörden beslenen mevcut beşiktaş yönetimi, istanbul emniyeti tarafından cezalandırılmadıkça sayın emniyet müdürümüzün bu mücadele konusundaki iyi niyetinden ve becerisinden emin olamayız. çeteyi oluşturan ve yöneten kişiler bellidir, bu kişiler cezalandırılmadıkça tribünde şiddet bitmez, ve cezalandırılan kişilere bakıldığında da gayet net anlaşılır ki, beşiktaş tribünlerinde can güvenliği kalmamıştır. zira kavgaları yatıştıran ve olayların büyümesini engelleyen kişilere yasaklar getirilmiş, kavgaları yöneten veya kavgalarda yer alan kişiler ise dolu mideleriyle bize gülmekteler.
farkındayız boşa çaba, boşa laf... bu yüzden düşünüyoruz kara kara...
feridun düzağaç'ın beşiktaşı sevdiği gibi kara kara, saçlardaki aklar için, düşünüyoruz kara kara...
kendimizi, amaçsızlığımızı ve saflığımı düşünüyoruz, unutacağımızı düşünüyoruz...
yaşadıklarımızın yaşayacaklarımızın sadece habercisi olduğunu bilerek söylüyoruz:
kara...
kara...
bildiğin kapkara!
zindan gibi, dört yanımız puşt zulası...
kara kara
15 Kasım 2009 Pazar
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder